

Ali Koç'un açıklamaları:
"SEÇİM ODAKLI ÇALIŞMADIK"
"Seçim sürecine yeni başladık. Bütün yazı yapmamız gereken konularla geçirdik. Bürokratik konular, pazarlıklar, Bankalar Birliği anlaşmaları... Verimli bir yaz geçirdik. Seçim çalışmalarına gaz veremedik. Bizim düşüncemiz seçim odaklı olsaydı daha farklı davranırdık. Cebimizde 160 milyon Euro garanti sponsorluk vardı. Yüzde 3'ten kırdırıp hem Bankalar Birliği hem fahiş transferler için değerlendirebilirdik. Yapmadık. 2013'te Fenerbahçe'nin 90 milyon Dolar'a stadyum isim hakkı satılmıştı. 1 yılda 72 milyon Dolar'a kırdırılmıştı. Biz seçim odaklı çalışmadık. 8 numaraya çok iyi bir ismi getirebilirdik. 47 milyon Euro maliyeti vardı. Onarım dönemi bitip atılım dönemine geçerken seçim odaklı düşünmedik. Fenerbahçe için en hayırlısı olsun."
Soru: "Hakan Bilal Kutlualp, Sadettin Saran lehine seçimden çekildi. Saran, Kutlualp'e Sportif AŞ Başkanvekilliği teklif etti."
Ali Koç: "Adaylıktan çekilmeyi biliyorduk. Seçimlerde olur, ilk değil son değil. Saygı duymak gerekiyor. İkinci taraf, bizim sıkıntımız olur. Benim, Hakan Bey'in adaylığıyla ilgili pozisyonumuz açık ve net. Herkesin hakkıdır demokratik hakkıdır adaylık. Bir de vicdan hakkı var. Kendisi 3 Temmuz'da tamamen camiamızın karşısında olmuştur. Basın toplantısında Aziz Bey'i ve bizi istifaya davet etti. Rahmetli Yüksel Günay 'Bu cemaat işi' dediğinde, 'Ne cemaati, bu paranoyaklık' dedi. 3 Temmuz, Fenerbahçe var oldukça kırmızı çizgisidir. Düne kadar başkanlığa aday olması, camiamızın aynaya bakıp sorgulaması gereken unsurdur. İnsanların 3 Temmuz'daki eylemleri söylemleri çok çok önemli. Fenerbahçe bir başınaydı. Söz konusu örgüt devletin kılcal damarlarına sızmış, rüzgarı arkasına almış ve üstümüze gelmişti. Fenerbahçe, sarı lacivert duvar tek başına oluşturdu. Medya tamamen karşımızdaydı. Fenerbahçelilerin o günkü kenetlenmesi, mücadelesi, savaşı ileride Türkiye'ye gelebilecek risklerin, sıkıntıların önüne geçti. O zaman biz bir başımızaydık. O gün nasıl pozisyon aldılar başkan adayları, kongre üyelerimiz baksınlar. Bu çok önemli. Her şeyimiz Fenerbahçe, kutsal değerimiz. Genç kongre üyelerimiz o günleri hatırlamıyor. Ben o günleri yaşamış biri olarak hiçbir zaman unutamam. Oraya geçiyor olması, saygı duymak zorundayız. Öyleyse söyleyecek sözlerimiz olacaktır."
Soru: "Futbolda 7 yıllık başarısızlıkta doğru yerde durabildiniz mi?"
Ali Koç: "Başkanlık bambaşka bir sorumluluk. Bunun eğitimi yok. Görev başında eğitim alıyorsunuz. Çoğu başkanlar, hatalarını ilk yıllarda yaparlar. 7 senede geldiğimiz mesafe, ciddi bir tecrübe kazanılmış, Avrupa'da network'ü olan, Avrupa Kulüpler Birliği yönetimindeyim. Bunun faydasını transferlerde görüyorsunuz. Bir sürü sorunu çözüyor. Tecrübenin vakurluğunu da görüyorsunuz. Kimse yüzde 100 hazır gelmiyor bu göreve. Diğer adaylarımızın da yöneticilik tecrübeleri var, başkanlık tecrübesi ise bambaşka şey. Onların döneminde edindikleri futbol tecrübesi ile bugün arasında çok fark var. En büyük fark da işin ekonomisi. Eskiden 300 500 bin dolar konuşulurken şimdi bambaşka rakamlar konuşuluyor. Hiç olmadı kadar tecrübeliyiz. Hiç olmadığı kadar imkanlarımızda güçlenme oldu. Kamenilerden Edersonlara geldik. Bir sol beki limitlerden ötürü alamazken bugün Asensiolara geldik. Doğru yoldayız."
"ŞAMPİYONLUK SÖZÜ VERİYORUM"
"Kadro değerimiz, 70'den 300 milyonlara geldi. Futbolcu seçimi de tecrübe gerektiren bir unsur. En büyük borcumuz olan şampiyonluk borcumuzu ödemek için uygulamaya geçtik. Bu sene sonunda Fenerbahçe'nin şampiyon olacağına canı gönülden inanıyor, sözünü veriyorum."
Soru: "Ali Koç olmasa kulüp dönmez, maaşlar ödenmez diyorlar. Fenerbahçe hala güçlü bir ekonomik figüre ihtiyaç duyuyor mu?"
Ali Koç: "Ben böyle bir şey hayatta demem. Şunu yaptım, bunu demem. Öyle biri değilim. Fenerbahçe mali özgürlüğüne kavuşurken verdiğimiz sessiz mücadele buydu. 347 milyon kredi borcundan 69 milyona indik. 383 küsür milyon euro yükümlülükler, kredi kuruluşları dışında borçlar, 220'lere indi. Borcun her zaman olcak. 3-5 yıllık kontrat yapıyorsun, olacak. Mali bağımsızlık, kulübün kendi finansal kararlarını kendi vermesidir. İnsanlar bunu sıfır borç diye algılıyor. Yarın stadyumu yapacağımız zaman, 100 milyon dolarlık proje, 15 bin ekstra kapasitenin getireceği gelir 'credible' yapıyor. Mali özgürlük, sıfır borç değil. Kendi finansal kararlarını, kendinin verebileceği bir nokta. Gelirin yüzde 100'ünü kullanabilme imkanı. 2 senedir yüzde 50'ini kullanıyoruz. Ali Koç yoksa da Fenerbahçe bir şekilde döner. Anlatmaya çalıştığım, boyutlar değişti. Eskiden en başarılı branşımız erkek basketbolda, 15-16 milyon Euro açıklar verdi. Sertaç Bey, 6 milyon Euro'ya indirdi açığı. Kapı kapı dolaşıyoruz dilenci gibi. Fenerbahçeli iş adamlarından destek istiyoruz. Onlar da biliyor ki biz de çok fedakarlık yapıyoruz. Fenerbahçe Spor Kulübü mükemmel işleyen bir kulüp. Hiçbir başkanın ya da yöneticinin kaynak aktarmadığı zaman tarihin en iyi noktasına gelmiştir. Şu an o noktadan uzağız. Fenerbahçe şu an yönetimin desteğine ihtiyaç duyuyor. Faize kadar karlı bir branş futbol. Faiz var, diğer branşlar var, yeni projeler için kaynak ihtiyacı var. Ben ekibimle gurur duyuyorum, 175'ten 300 milyonlara geldi gelir. Arsaların bir kısmının da borcunu biz ödedik, krediyle alınmıştı. Kısa vadede mali bağımsızlık, orta uzun vadede sadece Fenerbahçe değil, tüm kulüpler kendi gelirleriyle kendini çevirmek durumunda. Şu an orada değiliz."
"ŞAHSİ DESTEĞİM DEVAM ETMEZ, SPONSORLUKLAR EDER"
"Bizim haziranda seçim yapmamamızın sebebi, eylüle atmamızın iki sebebi var. Sezon planlaması biri. 7 senedir verdiğimiz mücadelenin, canımız çıkmış, bu süreci bitirmekti. Öyle geçti bütün yazımız. Geldiğimiz nokta itibarıyla, bizim yaptığımız, dizayn ettiğimiz süreçle Bankalar Birliği'nden çıkılıyor. Sadettin Bey ve ekibi, finansal konulara nasıl bakıyorlar, onlara göre kaynak sorunu yok. Benim şahsi desteğim devam etmez ama sponsor desteğimiz, anlaşmalar var. Sürdüğü kadar devam edecek. Ben yönetimde değilken de her zaman sponsor olurduk. Çoluğumuzun çocuğumuzun rızkını vermek de bu noktada olmaz. Ben bunu konuşmaktan hoşlanmıyorum."
Soru: "Yeni listeniz açıklandı. Asıl dikkatimi çeken, AŞ'nin güçlü olduğu. Abdullah Kiğılı orada olacakmış."
Ali Koç: "Biz geçen dönem AŞ'yi daha aktif, futbol konularında, kullanmaya başladık. Bu dönemde de futbolu daha çok AŞ üzerinden yönetmeyi hedef edindik. Oraya gelecek kişilerin muhtemelen daha kuvvetli olması. Dernekten bile daha kuvvetli olacak belki de. Biraz öyle görünüyor. Kongre üyelerimizin yapması gereken, adayların listelerini karşılaştırmak. Fenerbahçe dev bir kurum, spor kulübünden daha fazlası. Bir sürü ayak var. Kadroların muktedir olması, geçmişe göre daha önem sarf ediyor."
"1 NUMARALI FUTBOL AKLIMIZ DEVİN ÖZEK'TİR"
"Futbol aklı diye bir şey geliştirdi, sorsan kimse söylemez. Futbol aklı şöyleymiş. Beşiktaş, futbol aklı diye iki eski oyuncusunu getirdi, ne oldu gördünüz. Bizim 1 numaralı futbol aklımız Devin Özek'tir. Eski oyuncularımızla da görüştük. Akıl akıldan üstündür lafına ben inanan biriyim. İstişare eden, konuşan bir insanım. Yaratmak istediği hava, Ali Koç kimseye danışmadan kafasına göre karar alıyor. Bu seneki futbol aklımızı, Sayın Mourinho'nun olduğu dönemden bahsediyorum, geliştirirken Devin'den etkilendi Mourinho. Yaklaşımını beğendi. Biz farklı bir metod ve sistemle kadro kurduk. Rastgele aldığımız oyuncu yok. Yusuf Akçiçek'in satışı da limit için önemliydi. Biz 4 gençten 100 milyon Euro'ya yakın satış yapmışız. Hiçbir ticarette böyle bir geri dönüş. Arda'yı 250 bine aldık, 20 milyona sattık. Yusuf'u 22 milyona sattık. Yusuf'a yaptığımız yatırımla aldığımız para. 19 maça çıktı. 19 kere ilk 11 ve 22 milyona gitti. Bu yaşta Suudi Arabistan'a gitmesini istemezdim. hiç gitmesini istemezdim. Mecbur kaldık."
"FEYENOORD GİBİ DEĞİLİZ"
"Fenerbahçe tabii ki bir Feyenoord değil. Hep gençlerle uğraşacak falan. 4-5 yıldız olacak. Feyenoord gibi de 5-6 tane oyuncu olmak zorunda alttan. Feyenoord'a sordum, 1 milyon üstü maaş alan 1 kişi. Biz de 1 milyonun altında alan 1 futbolcu var. Biz maç oynadığımız gün 110 milyon Euro satış yapmışlardı, 140 ile bitireceğiz demişlerdi."
"ADAY OLURDUM"
Soru: "7-8 sene içinde 1 şampiyonluk olsaydı aday olur muydunuz? Şampiyon olursanız devam etmeyi düşünür müsünüz?"
Ali Koç:"Olurdum, mali süreçleri bitirmek gerekiyordu.
Bu seçim gereksiz bir seçim. Camiamızın sesine kulak verdik. Sadece 200 imza geldiği anda tamam seçim yapalım dedik. Sonra fikstür açıklanınca tarihi açıklayacağız. Fikstür açıklanınca 20-21 Eylül'ü açıkladı. Sadettin Bey de 'gereksiz seçim' dedi. Forse edildi bu durum.
Biz şampiyon olamadık, başka neyi yanlış yaptık? Biz yüz kızartıcı bir suç mu işledik? Kulübümüze leke sürecek faaliyette mi bulunduk? Camianın kabul etmeyeceği bir sponsorluk mu yaptık? Bahis ve karaborsayla ismimiz mi anıldı? Birinin oyuncusunu ayarttık diye biri bizi hedef etti mi? Ben kulübüme leke sürecek hiçbir şey yapmadım.
Bizim dönemimizde en az 2 şampiyonluğumuz çalındı. Bugün bizim maça atanan hakeme bakın. Dzeko'nun lafı çok önemli, 'Biz 102 puan alsak bile şampiyon olamazdık' Çok çok önemli bir laftır. O yüzden hani Fenerbahçe'nin son 10 yıldaki puanlarına, gollerine bakın, hep tepede. Tarihimizde görülmemiş puanı elde ettik, yine olmadı. Söz konusu kulübün maçlarına bakın, çok şey anlatır. Futbolda her sene üstüne koyuyoruz, önümüzü kesiyorlar. Biz Ersun Yanal ile bile, 2. sezonda 22. haftada 2 puan gerideydik, en büyük adaydık. 7 maçta 21 puanın 18'ini kaybettik. Olacak şey değil. Hakem hataları olur, herkese eşit seviyede olur, durum öyle değil ki. Trabzonspor ile değil, diyorsun ki 'golümde faul yoktu' diyorsun, benim çizgiyi geçen topuma gol verilmedi."
Soru: "Ben olursam Fenerbahçe'yi şampiyon yapmayacaklar sözünüz, camiayı düşürmüyor mu?"
Ali Koç: "Hangi konjonktürde söylendi o laf. Tarihi hatırla. İki başkanın, Fenerbahçe - Galatasaray, TFF Başkanı ve Başkanvekiliyle 6 kişiyle toplantı yapıp Riyad'da, 4 saat, maç oynanmaz kararı verip, sonra tüm ihalenin bana yazılması sonrası söylendi o laf."
"BU KADROYLA HERKES ŞAMPİYONLUK SÖZÜ VERİR"
"Bizim 1.5 önceliğimiz var, 2 demiyorum. 1 şampiyonluk ama uzun vadede ondan daha önemlisi camianın birlik beraberliği. Fenerbahçe bir bütün olunca hakkını kimse yiyemez, hakkını korur Fenerbahçe. Bizi dışarıdan yıkamadılar, içeriden yıkmak üzereler. Tribünlere kadar yansıyan bir şeyle karşı karşıyayız. Herkes istiyor ki futbolcular her şeyini versin, aidiyet duygusu, savaşsın, ölsünler Fenerbahçe için. En-Nesyri, bir sezonda penaltısız 30 gol attı. Gol atıyor ama yuhalanıyor. Ben o adamı nasıl motive edeceğim. Dzeko ve Tadic, efsane kaptanlar. Liderlikleri muhteşem. Son maçlarına gelmediler, bırak oynamayı. Fenerbahçe ile kötü anılarla ayrılmak istemedi. Bir stoperimiz ikinci yarıya çıkmak istemedi tepkilerden. Biz böyle öğrenmedik bunu. Şampiyonluk için en büyük transfer, camiamızın bir ve bütün olması. Tribünlerin Feyenoord maçı olması. Deplasman bizim evimiz. Deplasman taraftarından Allah razı olsun. Onların çektiklerini biliyoruz. Gittiğimiz her deplasmanda ses getiriyoruz. Aynı şeyi tribünlerde inşa edecek. Şampiyon yapacak kadro burada. Bu kadroyla herkes şampiyonluk sözü verir. Şampiyonluk sözü verilmeyle şampiyon olunuyor mu?"
"F.BAHÇE'NİN TEMİNATI, SİGORTASI BİZİZ"
"Sadettin Bey medeni bir insan. Benim lafım üzerine söyledi. Sadettin Bey saygı çerçevesinde kampanya götürüyor. Onun tarafı da benim tarafım da kızıyordur, niye sert yapmıyorsunuz diye. Biz geleceğin temellerini atıyoruz. Onarımı bitirdik, atılıma geçiyoruz. Çektiğimiz eziyeti altın tepside başkasına vermemiz isteniyor. Fenerbahçe'nin geleceğinin sigortası, teminatı biziz. İddialı konuşmaya utanırım. Vehbi Bey bize 'yapılan iyilik anlatılmaz' derdi. Biz öyle büyüdük. Son 3 senede çok güzel işler yaptı. Tüm kulüple alakalı işler yaptı. Kulüp, Koç Holding mi diyor ya Aziz bey; kulüp, Koç Holding gibi yönetilseydi kasa kolaylığı bile olmazdı. 2014'ten önce evrak bile yok. Ekilen tohumların, verilen mücadelenin, son hamleleri atmak için bunu mu tercih edecek üyeler? 'Şampiyonluk sözü veririm, olamazsa bırakırım' diyen, altını nasıl doldurulur bilmediğimiz, diğer branşları ve projeleri bilmediğimiz yeni bir maceraya mı girilecek? Saygısızlık, seviyesizlik, iftira olmadığı müddetçe her şeye açığız."
"SADETTİN SARAN GEÇ BAŞVURMUŞ"
"Bahis işinde olanların futbol ailesinde olmaması gerektiği net şekilde TFF ve FIFA'da maddeler var. Başkan olursan futbol ailesine giriyorsun. Futbol ailesine girmek için şirketini devredeceksin, başkan olamayacaksın. Hem şirketten hem başkanlıktan olacaksın ama kanun çok net, yanlış kurgulanmış ama çok net. Fenerbahçe, bahisle mücadele ediyor. Yarın bir gün bahis işini devredememiş Fenerbahçe başkanını rakipler nasıl ele alır, siz düşünün. TFF diyor ki, 3 ay - 1 yıl hak mahrumiyeti. PFDK'dan aldığın cezaya benzemez bu. Ancak, Sadettin Bey Spor Toto'ya başvurmuş, yapması gerekeni yapmış ama geç başvurmuş, 22 Ağustos'ta başvurmuş. İşin ciddiyetine vakıf bir insan yola çıkmadan başvurur. Sadettin Bey'in de elinde değil, bakanlığın onay vermesi lazım. Bakanlık ile şirketi arasında da bir dava devam ediyormuş. Geçen sene kotalar tutturulamadığı için lisans iptal edilmiş, lisans sahibi hukuk yoluna gitmiş. Birinci mahkeme aleyhte karar vermiş, üst mahkemeye taşınmış. Bakanlığın, anladığım kadarıyla düşüncesi, devir izni verirsek mahkeme düşer. Sen devredene kadar maçlar oynanacak, bahisler yapılacak. Bu kadar bahisle kafa yoran, mücadele veren bir kulübün başkanının bahis sitesi sahibi olduğu için 3 ay ile 1 yıl arası hak mahrumiyetine uğraması, Fenerbahçe'ye yakışmaz. Sadettin Bey'in de müsaadesiyle Bakanlık'tan devir için izin istedim. Bugün Sadettin Bey, seçildiği zaman biz artık TFF'nin keyfine kalmışız. Bir müddet bir şey yapılmazsa FIFA devreye girer. Böyle bir şeyle karşı karşıyayız. Fenerbahçe'ye bir şey olmaz diyorlar ama Fenerbahçe'nin itibarı, mücadele ettiği değerler ve ilkeler çerçevesinde sıkıntılı durum. Bir diğer sıkıntılı durum; söz konusu şirketin yüzde 99.8 sahibi Saran Holding. Sonra küçük küçük kişiler var. Ben diyor, doğrudan hissemi halihazırda şirket ortağı olan bir kişiye devredeceğini söylüyor. Saran Holding'ten olan hisseyi kızına devredecekmiş. Kızı, ilgili kişi kuralına giriyor. Fenerbahçe Başkanı olarak olabilecek kaosu gündeme getirmem lazım. Diğer taraftan haksızlık. Devret öyle başkan adayı ol, başkan adayı olamazsan şirket de gitti. Bir süre diyorum, hukukçular söz konusu bile değil diyorlar. Nasıl altından kalkacağız, bilmiyorum."
"3 TEMMUZ TEKRAR HORTLATILIYOR MU!"
"Maçtan 1 saat önce beraber Ertuğrul Bey ile yemek yedik. Belki biz 3 Temmuz'a mı gidiyoruz, o iş mi hortluyor? Hadsiz belediye başkanının şuursuz açıklaması fitili ateşledi. İlk açıklaması değil. Kendisi avukat. 3 Temmuz falan, avukatının FETÖ ortaklığı falan bakmakta fayda var. Fenerbahçe belini düzeltti, finansal açıdan bir noktaya geldi, kadrosunu düzeltti, tekrar mı 3 Temmuz! Biz 3 Temmuz'dan önce 1 milyar dolardı Fenerbahçe'nin değeri, 5'te 5 yaptık tüm branşlarda. Sonrası malum. Bir tanesi savcının önüne koyduğu şeyi imzalayan, polisleri öven, bizi söven adam aday oluyor. Ne yazık ki başkanvekili yapacağım dediği için Sadettin Bey de, onun duruşu da iyi değildi o dönem. Radyo demiyorum, Zaman gazetesinden bir röportaj geldi. O da aynı şeyi söylüyor, cemaat falan şike oldu diyor. İnanamadım bunu dediğine. Başka görüntüler de düştü. Hakan Bilal Kutlualp ile yol yürüyecekse, benim bu kadar takık olduğum... Ben 3 Temmuz'un dibini yaşadım. 5-6 kişiydik kulüpte kalan. Her gün kot, tişört, çorap, lastik ayakkabı dışarı koyardım. Gelirlerse hazırlıklı olalım diye. Çocukların, okulda hayatları karardı. Sokakta gazlar yedik, yaralandık mücadele uğruna. Bu adamlar hiçbir şey yapmadı. Birdenbire bakıyorum, tekrar bir şey mi hortlatılıyor. Kim ya büyükşehir belediye başkanı, konuşuyor. Sen kendi ortağına bak konuşmadan önce. Bizim muhatabımız AK Parti'dir, bir şey yapmak zorunda. Ucuz kahramanlıkla 25 milyonluk camiayı karşısına alıyorsa partinin bileceği iş. Sen suçluyu, örgütü övüyorsun. Sen Cumhurbaşkanımız noktasında mısın, Cumhurbaşkanımızın mektubu müzemizde duruyor, sitayişle bahsediyor mücadelemizden yoksa terör örgütü yanında mısın? 15 Temmuz'da hangi taraftasın belediye başkanı!"
"İŞİNE GELİNCE ŞAMPİYON BENİM"
"Ertuğrul Bey'i çok severdim, altına imza atarmış. Altına imza atıyorsan o zaman başka şeyleri paylaşırım. Madem bu kadar çok biliyorsunuz. Kupanın sahibi kimse kupa onun müzesindedir. Biz linç edildik Trabzon'da, Trabzon'a laf etmedim. Oranın emniyetinin, valiliğinin suçuydu. Trabzon'a laf etmemek için çok dikkat ettim. Biz de milliyetçi bir camiayız, özde farklı değiliz. Sana göre yanlış bana göre doğru faulden ötürü buraya getiriyorsan dinleyin. İşine gelince şampiyon benim. 5 Ocak 2011 tarihi. 2010/11 sezonuyla ilgili Trabzonspor'un şampiyon olması durumunda, Pavel Brozek isimli oyuncunun kulübüne bonus ödemeleri gerek. Bu ödenmiyor. Wisla kulübü başvuruyor. CAS, Trabzonspor'u ödemeye mecbur bırakıyor. Wisla Kulübü, Trabzonspor aleyhine dava açıyor. Vurucu kısım ne, sizin yönetiminiz yaptı, Trabzonspor avukatları yaptığı savunmada 'Sportif başarıyla değil, Şampiyonlar Ligi grup aşamasına Süper Lig'i kazanmakla değil, tam tersine UEFA acil durum panelinin kararıyla' katıldıkları yönünde savunma yapıyorlar. Şampiyon değilim diyor. UEFA acil durumla bu kararı veriyor."
"MOURINHO İLE AYRILIK BENİM İÇİN DE ZORDU"
"Jose Mourinho'yu transfer ederken, 'Sen bizi ikinci senede şampiyon yapabilirsin ama birinci senede olmamamız için bir neden yok' dedim. Bu ayrılık benim için de zordu. Çünkü adam ailemizden biri gibiydi. Türkiye'de şampiyon olacaksan dominant oyun oynaman lazım."
"BIRAKSAYDIK BELKİ DE PSG ÖDERDİ"
"Skriniar için 20 milyon eurodan kapı açıldı. 6 milyon euroya bitirdik. Ağustos sonuna bıraksaydık bonservissiz alırdık. Belki de maaşının bir kısmını PSG öderdi."
"TV'YE ÇIKACAĞIZ"
Ali Koç: "Sadettin Bey'le, FBTV'ye çıkacağız. Cuma günü yayınlanacak."
"ÇOK İSTEDİK, ALAMADIK"
"Shaktar'dan Kevin'i çok istedik alamadık. 2, 3 isim daha var şu an söylemeyeyim, devre arası için düşünüyoruz."
HAKAN ÇALHANOĞLU
"İki eski futbolcu, mevcut hoca, sevdiğim saydığım duayen eski futbolcu... Bana telefon ettiler. Özel konuşmalar. Hakan Çalhanoğlu müsait, sizin ihtiyacınız olan profil dediler. Galatasaray onu istiyor, o Galatasaray'ı istiyor, ne alaka dedim. Galatasaray'ın olmadığını, Fenerbahçe'ye gelmesinin mümkün olduğunu söylediler. Ben de konuştum. Bizim aklımızda olan bir şey değil. 'Galatasaraylısın, Galatasaray'a gitmek istiyorsun, bize fayda sağlar mısın, sağlarsın, olana kadar gizli kalacak, bugünden yarına bitecek bir şey değil, sidik yarışına girmeyiz' dedim. Daha rakam falan konuşmadık. Ver menajerinin numarasını dedim, bir cumartesiydi, pazartesi İstanbul'a gelecekti. Kendisinin söylediklerini söylemeyeceğim, kendisinden izin almadım çünkü. Hakan'ın ağzından bir şeyler söylendi. Kendisini aradım 'Böyle bir şey söyledin mi, açıklama yapmam lazım' dedim, 'Söylemedim' dedi. İhtimal vermiyordum, olması gerektiğine de inanmıyordum. Futbol aklın güvendiğim birkaç kişi deyince bir baktık. Menajerinin falan tavrı hiç bize göre değildi. Nasıl sizdi bilmiyorum, benden sızmaz."
TRANSFERLER HAKKINDA İTİRAF
"James Ward Prowse listemizdeydi. Edson olunca onu daha çok istedi. Mesela Shakhtar'daki Kevin çok istedik. 20-25'e bitirebilir miyiz diye düşünüyorduk. 40'a Fulham'a gitti. 1-2 tane daha var, söylemeyeceğim, şu an yıldız, ileride süper yıldız olacak. Devre arası için uğraşıyoruz."
BENFICA-MOURINHO
"Benfica'nın, Mourinho ile anlaştıkları haberi doğruysa hayatın garip bir tesadüfü diyebilirim."
"BİZİM İÇİN EN BÜYÜK BORCU ÖDEME ZAMANI"
"Sonuç ne olursa olsun Fenerbahçe için hayırlı olsun. 2 adaya düştük. Kongre üyelerine yaptığım çağrı şu; burada verilmiş büyük bir mücadele var. Aldığımız nokta ile bugün arasında, siyahla beyaz arasında olumlu anlamda farklar var. Basketbol, voleybol ve diğer branşlarda 7 senede pek çok kupalar, rekorlar, madalyalar var. Kulübün yönetim şekliyle ilgili zerre şüpheye mahal bırakacak durum yok. Onarım dönemini bitirdik. Verilen mücadelenin meyvelerini toplama dönemini yeni bir başkanla mı devam edecekler? Tecrübe, emek, finansal açıdan, futbol dışındaki tüm branşlarda büyük başarılar alan, kuvvetli bir yönetimle mi, yoksa yeni bir kişiyle mi devam karar verecekler. Bizim tek önceliğimiz var, borcumuzun büyük bölümünü kapattık, geri kalanı yönetilebilir bir borç. Bizim için en büyük borcu ödeme zamanı. Bu kadroyla şampiyon yaparız demek daha kolay."
"ORDAN ORAYA GELEN BİR KULÜBÜZ"
"Biz 1 haftada 'Kerem'i alanın Allah en büyük ...' denmesinden 'Almayanın...' noktasına gelen bir kulübüz."
"UĞURCAN'I BU ŞARTLARDA BİZ ALSAK MAHVOLMUŞTUK!"
"Biz Uğurcan'ı bu şartlarda alsak mahvolmuştuk. Onlar alınca Ederson'dan bile büyük transfer başarısı. Ederson'dan bile daha iyi kaleci diyorlar. Saygı duymak lazım. Kendi tarafımı şikayet ediyorum. Türkiye'nin en iyi kalecisi ama Donnarumma'ya 35 verildiği ortamda, bu rakamlar takdir edersiniz ki dikkat çeken rakamlar. Galatasaray'ın transferleri hakkında konuşmak haddime değil. Fenerbahçeliler'e söylüyorum. Camiada birlik beraberlik çok önemli. Biz dijital medya jenerasyonu değiliz. Belli başlı paralarla istediği şekilde yönlendirebileceğiniz bir mecra sosyal medya. En çok takip edilenlerden bir tanesi Fenerbahçeli çıkmadı. Bunlar zaten birden fazla kişi yönetiyor. Fenerbahçeliler'in en çok takip ettiği yerlerden biri."
superFB mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın
- Ali Koç'tan transfer, seçim ve Trabzonspor açıklaması!
- Fenerbahçe - Alanyaspor: Muhtemel 11'ler
- Tedesco şaşkın: "Mourinho neden oynatmadı anlamıyorum"
- Fenerbahçe'de Duran'ın döneceği maç belli oldu!
- Ali Koç'un yeni yönetim kurulu listesi!
- İsmail Kartal'dan Fenerbahçe ve Tedesco açıklaması!
- Jose Mourinho, Benfica'da