Spor yazarlarından Fenerbahçe-Krasnodar yorumu!
KORKU VEREN(İLKER YASİN)

PAS TUTMUŞ SİLAH
Heyecan çabuk bitti. Daha yedinci dakikada Smolov, orta alanda kaybedilen bir topta Skrtel ve Kjaer arasından rüzgâr gibi geçti ve F.Bahçe’nin kupadaki kaderini belirleyen golü attı. Yukarıda, “Hepsi bir silahtı” dedim. Futbol tarihinin büyük silahlarından bazılarını yazarken, Van Persie’yi de aralarına koydum. Advocaat’ın, aylardır fizik yetersizliği nedeniyle oynatmadığı Van Persie’yi bu maçın kadrosuna koyması, tetiği pas tutmuş silahtan ateş beklemesi gibi bir şeydi.

EGOLARI ŞİŞİK

PROTESTOLAR NORMAL(UĞUR MELEKE)

DAHA FAZLA BAHANE..
IGOR Shalimov, bu takıma 6’ncı haftada geliyor. Ligleri 3 aylık kış tatilinin içinde. Sezon başı transferi yapamadığı gibi devre arasında ideal sol beki Jedrzejczyk’i, yetenekli Ahmedov’u ve Kouassi’yi kaybediyor. Gitmek isteyen Ari’den de faydalanamıyor. Ama devre arasında İsveç ve Macaristan’dan genç ve ucuz futbolcular almışlar, onları 11’e monte etmişler. Kısacası, Shalimov’un Advocaat’tan çok daha fazla bahanesi olabilirdi, mazeret üretmek isteseydi... Lâkin genç teknik adam mazeret üretmiyor, çalışıyor. Muhteşem bir Marbella kampı yapıyorlar, 15 günde 7 hazırlık maçıyla Fenerbahçe karşısına iyi bir fiziksel seviyeyle çıkıyorlar.

GERRARD'A NAZİRE(MERT AYDIN)
Hangi hocayla ne oynayacaklarını anlayana kadar ligde puanları kaybeden futbolcuların şefkate ihtiyacı vardı. Oyunun başında bu ilginin gereği yapılmış baskı kurulmuştu. Haklı olduğunu düşündüğüm penaltı itirazı tribünleri iyice alevlendirmişti. İşte Martin Skrtel o sırada birkaç yıl önce o dönemki takım arkadaşı Steven Gerrard'ın yaptığına nazire yaptı. İngiliz'in ayağı kaymıştı. Skrtel ise göz göre göre topu rakibin ayağına attı. Soğuk duş etkisi yaratan bir gol. Sonrasında Fenerbahçe, yarı alanına kapanan rakibe baskıyı kuruverdi..

EZİYET GİBİ 3 AY
Oyun sıkışmaya, istediği topları alamayan Lens sinirlenmeye ve oyundan düşmeye başladı. Sonrası kaleci Volkan'ın sakatlanışı ve artık geç kalan diğer değişiklikler. Belki de Advocaat'a olan güvenin ve onu Obradovic ilan eden zihniyetin iflası. İlk maçta ortaya konan ya da bir başka deyişle konamayan futbol ve yenilgi, gecenin karanlık kalmasında payı büyüktü. Ve sadece uzun toplarla rakibi korkutmanın imkansızlığını unutmayalım. 2 maç var, 3 maç yok. Van Persie'ye ne diyelim? Pereira'yı mı suçlayalım yine? Kaliteli oyuncular var Fenerbahçe'de. Ama takım kalitesi düşük. Çünkü iyi kurulmamış. Dengesiz ve sıkıntısı bol bir takım kurulmuş. Tribünlerin maçın sonunda kimleri hedef gösterdiğine bakarsak kimlerin sorumlu olduğunu anlayabiliriz. Fenerbahçeli futbolcular, sezon sonuna kadar nasıl motive olacaklar? Şimdiden o gidecek, bu gidecek haberleri medyada yer almaya başladı bile. Eziyet gibi bir 3 ayın başlangıcı oldu dün gece..

RUSLARA HOŞGÖRÜLÜYDÜ(DENİZ ÇOBAN)

NET PENALTIYDI

TİYATRO İZLEDİK(ATİLLA GÖKÇE)
Futbol değil, tiyatro izledik... Hepsi de oynar “gibi” yaptılar... Şut çeker “gibi” yaptılar. Korner atar “gibi” yaptılar. Savunma, savunma “gibi”oynadı. Orta alan oyun kurar “gibi”. Van Persie ve hücumcular da hücum eder “gibi”! Tiyatronun en yaygın tanımlamalarından biri de “gibi yapmak” değil mi? O yüzden işte “tiyatro” diyorum...

TUR BİLETİNİ ALABİLİRLERDİ

BÜYÜK SÜRPRİZ(MURAT ÖZBOSTAN)
