Emre Belözoğlu'ndan özel röportaj

Son 12-13 senedir genelde takımların kaptanı olarak sahaya çıktım. Vücut dilim hep agresif bir Emre gösterse de söyledikleri aynı paralelde değil. Göründüğü gibi değil aslında.

Birkaç yorumcu birkaç gün önce kulübümüzle alakası böyle bir kurgunun olduğunu söylemişler. Ben çok iyi bir takımın ve oyun planının önüne hiçbir şeyin geçemeyeceğini düşünüyorum. Bazen hakem performansları eleştiriye sebep oluyor. Bizim maçın hakemi de eleştirilecek bir performans sergiledi.

Arda Kardeşler'e forma renginin bizimkine çok benzer olduğunu söyledim. Bunun nasıl müsade ettiğini söyledim. Yaklaşık 23 senedir oynuyorum ve hakemlerle aram kötü değildir. Hakemlerin bu seneki eğitimlerinde bir sorun var herhalde. Oyunculara karşı çok mesafeliler ve sert bir tavır sergiliyorlar. Bu durum, onları oyunculardan koparıyor. İletişimi koparmaması gerekiyor. Hakemler, tüm oyunculara sert bir tavır koyuyor. Böyle devam ederse, ilerleyen süreçte sorunlar olur.

Hakemler eleştirilebilir performanslar ortaya koyar. Ancak bilinçli, kasıtlı bir şey yaptıklarını söylemek haksızlık olur. Kayser maçında Ozan Tufan'a ceza sahası yakınında faul yaptı ancak 5 metre gerisinden kullandırdı. Bunları sahada konuşuyoruz. Yine de kariyerimde çıldırtacak performanslara denk gelmedim. Hakemlerin, oyuncuları okumada problemleri olduğunu görüyorum. Bu sebeple bazen maçı kaybediyorlar. Bir an önce hakemliğin, oyunun içinden gelmiş birilerinin tercih edeceği meslek olması gerektiğini düşünüyorum.

Adebayor da çok özel bir oyuncu. Başakşehir'e gelmeden önce hakkında çok şey konuşuldu ama burada başarılı oldu. Soyunma odasında da iyi bir lider. Onunla birlikte oynamak özeldi.

Sahanın içinde bir değişim yaşandığını düşünüyorum. Bazı yorgunluklar da var. Bununla uğraşmak istemiyorum. Tamamen oyunuma odaklanmak istemiyorum. Ortada bir geçmiş varsa bu önünüze her zaman getirilecektir. Haklı eleştiriler de oldu, bedelini ağır ödediğim durumlar da oldu. 10 maçlık periyotta bir sorun olmasa da ilk olayda karşıma geçmiş çıkartılıyor. Böyle bir sabıka kaydım olduğunu düşünüyorum.

Abdennour ile girdiğim diyalogdan dolayı çok da mutlu değilim tabi ki. Oraya özür dilemek için gittim, ayağına bastığımı da hissetmedim. Kendisinden iki kez özür diledim, o da bir cevap verdi. Ben de tepki gösterdim. İnsanlar yaptığımı hata olarak görüyorsa, özür dilemekten asla geri durmam. Onlara böyle bir görüntü vermek istemezdim. Yayıncı kuruluş da biraz daha sahaya odaklanmalı.

Geçen sezonun etkileri halen sürüyor. Bunun önüne geçmeye çalışıyoruz. Ben özellikle oyuncuları motive etmek için onlarla dakikalarca konuşma yapmıyorum. Antrenmanda çalışmamla, herkesten önce oraya gelmemle, herkesten sonra çıkmamla onlara örnek oluyorum. Kariyerimde birçok hata yaptığım için onları bazı konularda uyarıyorum ve yönlendirmeye çalışıyorum. Sonuçta insanız ve hatalar yapmaya devam edeceğiz.

Futbolu bırakma konusunda kararımı henüz vermedim. Zaten böyle bir kararı insanın kendisi vermeli, başkalarına bırakmamalı. Bu sezon omuz omuza şampiyonluğa yürümek, muhteşem taraftarımıza bunu yaşatmak istiyoruz. Benim adıma da öyle bir final olmasını istiyorum. Sezon sonu kendi başıma bir karar vereceğim.

Futbolun içinde kalmaya devam edeceğim. Hocalık yapma niyetim artmış durumda. Son 1-2 yıldır bunla ilgili çalışmalar yapıyorum. Avrupa'da birlikte çalıştığım hocaları da takip ediyorum. Guardiola'nın bazı videolarını, oyuncularla iletişimini, antrenmanlarını izliyorum. Son 1 aydır buna yoğunlaştım. Guardiola'nın bu anlamda bir adım önde olduğunu düşünüyorum.

Oyuncu her zaman başta kendine sonra takım arkadaşlarına ispat etmeli. Bunu yapmazsan büyük oyuncu alamazsın. Her maçı, her antrenmanı bir meydan okuma görmelisin.

Hagi mükemmel bir yetenek ve aynı zamanda kaybetmeyi sevmeyen bir oyuncuydu. Onu anlatmak istesek belki bir ‘Aslında’ programına daha ihtiyacımız olabilir. Benim Türkiye’de gördüğüm gelmiş geçmiş en büyük oyuncuydu o. Benim gelişmemde birlikte oynadığım birçok oyuncu rol oynadı. Ben de aynısını şimdi yapmaya çalışıyorum. Hagi, Okan, Tugay gibi oyunculardan bir şeyler öğrenmek bana çok faydalı oldu.

Çok büyük oyuncularla hem yan yana hem karşılıklı oynadım. Brezilyalı Ronaldo benim gördüğüm en saf yetenekti. Ta ki Messi'yi görene kadar... Ronaldo ile Messi'nin aynı zamana denk gelmesi birbirlerini itti ve güzel bir rekabet oluştu. Bir yandan talihsizlik de diyebiliriz. Messi anne sütü gibi eşsiz bir şey. O çok başka bir oyuncu. Çok etkilendiğim bir oyuncu. Dünyanın gelmiş geçmiş en büyüğü.

Bir futbol ailemiz yok. Bunu kabul etmemiz gerekiyor. Herkesin birbirine inandığı bir atmosfer oluşmuyor. Oturup sorunları konuşamıyoruz. Yabancı kuralını eleştirmiyorum ama yalnızca 1-2 kişinin karar vereceği bir konu olmadığını düşünüyorum. Bir an önce oyuna değer katan herkes oturup bunu konuşmalı.