Son iki yılın UEFA Şampiyonu, Şampiyonlar Ligi'nin en ihtiraslı takımıReal Madrid ile Katalunya'nın Barcelona'sı ile aynı düzeye gelmeyi hedeflemiş Andalusia'nın Sevilla'sı, "Geçen Yılın En iyi Takımı"  unvanını elde etmiş o takımı biri kendi kalemize atılan golle, Kadıköy'de 3-2 yendik.

Kadıköy'e kim geldiyse devirdik; İnter, PSV, üç yıl öncesinin UEFA Şampiyonu CSKA Moskova. Anderlecht'i hem burada, hem orada yendik.

Bu performans, Avrupa'nın büyük takımlarına aittir.

3-2'lik skor, Sevilla'da turu getirir mi getirmez mi bilinmez ama Sevilla'ya Fenerbahçe'yi avantajla ve avantajlı götürüyor. Maç 2-2 bitse, avantaj Sevilla'ya geçerdi, zira orada maçın başladığı gibi bitmesi Sevilla'ya turu verirdi. Şimdi, Sevilla yenmek zorunda. 4-3 yense bile, tur Fenerbahçe'nin. Beraberlik Fenerbahçe'nin ve üstelik Fenerbahçe, Sevilla orada yenerse, şu siciline bakıldığı takdirde bu sürpriz de olmayacak.

Tur ne olursa olsun, kendi sahasında 37 maçtır yenilmeyen ve Şampiyonlar Ligi maçlarının hiçbirinde berabere bile kalmayan bir Fenerbahçe'den söz ediyoruz. Sevilla'yı 3-2 yenmiş bir Fenerbahçe'den.

O nedenle, öncelikle bu takımın bir taraftarı ve seveni olarak, her birimizin Fenerbahçe'ye kocaman bir teşekkür borcu var. Sana, çok ama çok teşekkürler Fenerbahçe; bizlere bu yıl başta Kadıköy, yaşattığın mutluluklar için. Sevilla'ya güle güle git, güle güle dön. Ama nasıl dönersen dön, öncelikle teşekkürler sana, ki, sen artık Avrupa'nın ismin anılacak takımlarından biri olma gururunu yaşattın bizlere.

Bu arada, bir önceki yazımda söylediklerimin aynen doğrulanmış olması da, ayrı bir bireysel mutluluk benim için. "Ligde Dolu Dizgin; Sıra Sevilla'da" başlığını taşıyordu. Sevilla'yi gördüğünüz gibi devirdik. Sırayı savdık.

Yazının içinde de şöyle demiştim, hatırlayalım:

"Benim gördüğüm Sevilla'nın en önemli özelliği, sahaya çok iyi yerleşmesi ve özellikle geriden büyük bir hızla atağa kalkabilmesi. Dikkatimi çeken zayıf noktası ise,  rakip takımı kendi ceza sahası civarına fazlaca sokması. Yani, Sevilla, her an gol yenilebilecek ama karşısında bol gol pozisyonuna girilebilecek bir rakip görüntüsünde.

Fenerbahçe'den çok farklı bir oyun düzenine sahip, gerçekten denk bir rakip ve her iki maç da büyük bir heyecan fırtınasına sahne olacak. İspanyol takımlarının Fenerbahçe'ye ters geldiği, bir İngiliz takımının ilk 16'da çıkmasının tercih edileceği efsanesini bir yana bırakalım. Her şeyin bir ilki var. Kadıköy'de bir İspanyol takımını da pekala ilk kez yenebilir Fenerbahçe. Unutmayalım, Inter'e bu yıl tek mağlubiyetini, üstelik meleklerin yardımıyla hezimetten kurtularak Kadıköy'de tattıran Fenerbahçe oldu…

Kadıköy'den golle çıkacağımızı sanıyorum. Skoru bilemem. Ama, Fenerbahçe, Sevilla karşısında "Avrupa'nın ilk 16"sı arasında olduğunu, hatta "ilk 8"inin güçlü bir adayı olduğunu kanıtlayacak."

Elinizi vicdanınıza koyun; aynen bu satırlardaki gibi olmadı mı her şey, her kelime, her satır doğrulanmadı mı?

Bu arada gelen e-mail'lerden bu köşeyi Fenerbahçelilerden çok, Galatasaray taraftarlarının okuduğunu düşünüyorum. Oysa, ben Fenerbahçeliler için yazıyorum. Galatasaraylılar ise kendilerine yazılmayan her yazıdan çok alınıyor ve çoğu hakaretlerle dolu e-mail yağdırıyorlar. Bunların önemli bölümünün aşağılık duygusu dikkatimi çekiyor. Ama ben doctor değilim, benim yapabilecek bir şeyim yok. Galatasaraylıların çoğunun böyle olmadığını umarım, herhalde benim kötü şansımdan ötürü böyleleri bana düşüyor.

Galatasaraylıların Sevilla'yı desteklemelerine hiçbir itirazım yok. Kulüp taraftarlığı böyle bir şeydir anlarım. Örneğin Real Madrid taraftarları Barcelona kiminle oynarsa, rakip takımı tutarlar. Tersi de Barcelona taraftarları için geçerlidir.

Örnekler çoğaltılabilir, Celtic-Glasgow Rangers, Inter-Milan, Boca Juniors-River Plate için geçerli durumlar bunlar.

Sorun, Galatasaraylıların Sevilla'yı tutmasında değil. Öngörülerinde yanılmalarında. Birçoğu, "Sevilla size bir geçirecek, bakalım maçtan sonra ne yazacaksın" gibisinden mesajlar gönderdiler.

Geçen yazıyı "Sevilla maçından sonra görüşmek üzere" diye bitirmiştim.

Sevilla maçı bittiğine göre, görüşebiliriz. Skoru bir daha hatırlayalım ve hatırlatalım: Fenerbahçe 3 – Sevilla 2!

Kocaman Teşekkürler Sana Fenerbahçe!

superFB mobil uygulamasıyla spor haberlerine herkesten önce ulaşmak için tıklayın